top of page

ULUSLARARASI MEVZUATLAR

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER

ŞARTI

Birleşmiş Milletler uluslararası barış ve güvenliği sağlamak, devletler arasında dostane ilişkileri desteklemek, kalkınmayı ve insan haklarını geliştirmek amacıyla 1945 yılında kurulmuştur. Türkiye Birleşmiş Milletler’i kuran 51 kurucu üye arasındadır. Birleşmiş Milletler Şartı, 24 Ekim 1945 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Birleşmiş Milletler Şartı'nın 1. Maddesinde örgütün amaç ve prensipleri  düzenlenmiştir. Örgütün amaçları arasında milletlerarası barış ve güvenliği muhafaza etmek, milletlerin hak eşitliği prensipine ve kendi mukadderatlarını kendilerinin tâyin hakkına saygı üzerine kurulmuş dostane münasebetler geliştirmek ve dünya barışının sağlamlaştırılması için elverişli her türlü diğer tedbirleri almak, ekonomik, sosyal, fikrî ve insani mahiyetteki milletlerarası dâvaları çözerek ve, ırk, cins, dil veya dm farkı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve ana hürriyetlerine karşı saygıyı geliştirerek ve teşvik ederek, milletlerarası işbirliğini gerçekleştirmek gibi insan haklarını gözeten düzenlemeler yapılmıştır. 
Özellikle 1. Madde 3. Fıkra 
‘’Ekonomik, sosyal, fikrî ve insani mahiyetteki milletlerarası dâvaları çözerek ve, ırk, cins, dil veya dm farkı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve ana hürriyetlerine karşı saygıyı geliştirerek ve teşvik ederek, milletlerarası işbirliğini gerçekleştirmek,’’’ da yapılan atıfla Eşitlik İlkesi ve Ayrımcılık Yasağının insan haklarına saygı çerçevesinde önemine dikkat çekmiştir.
Birleşmiş Milletler Şartı metnine ulaşmak için tıklayınız.

SOYKIRIM SUÇUNUN ÖNLENMESİ VE CEZALANDIRILMASINA İLİŞKİN SÖZLEŞME

9 Aralık 1948  tarihinde Paris’te Birleşmiş Milletler Teşkilatı Genel Kurulunca  kabul olunan milli, ırki, dini, kütleleri kısmen veya tamamen imha suçunun  önlenmesi ve cezalandırılması  amacıyla onaylanmıştır. Sözleşme soykırım suçunun tanınmasını ve önlenmesini özellikle belli bir dini, etnik, milli grubun hedef alınarak soykırıma maruz bırakılmasına karşı yükümlülükler getirmiştir.
Türkiye, 23 Mart 1950 tarih ve 5630 sayılı Onay Kanunu ve resmi Türkçe çeviri, 29 Mart 1950 tarih ve 7469 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kanun ile  Sözleşme'ye katılma yoluyla taraf olmuştur.Sözleşme, Türkiye bakımından 31 Temmuz 1951 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Hakkında Sözleşmesi’nin Türkçe metnine ulaşmak için tıklayınız.

MÜLTECİLERİN HUKUKİ DURUMUNA DAİR SÖZLEŞME

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 14 Aralık 1950 tarih ve 429 (V) sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 28 Temmuz 1951 tarihinde imzalanmış ve 22 Nisan 1954 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Sözleşme sadece 1 Ocak 1951'den önce meydana gelmiş olaylar sonucunda mülteci olan kişileri kapsamaktadır.
Türkiye, Sözleşme'yi 24 Ağustos 1951 tarihinde imzalamıştır.
Türkiye, Sözleşme’nin hiçbir hükmünün mülteciye “Türkiye’de Türk uyruklu kimselerin haklarından fazlasını sağladığı şeklinde” yorumlanamayacağına ilişkin bir çekince koyarak Sözleşme'ye taraf olmuştur. Ayrıca, Sözleşme’nin 1. maddesine ilişkin bir beyanda bulunulmuş ve bu beyanla, Sözleşmeye coğrafi sınır kaydı konularak, Sözleşme’nin uygulanması Avrupa’da gerçekleşen olaylar sonucunda mülteci olan bireylerle sınırlandırılmıştır.
Sözleşmede mülteci tanımı yapılmış ve Birleşmiş Milletler Anlaşması ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde yapılan atıfla mültecilerin ‘’ insanların ana hürriyetinden ve insan haklarından fark gözetmeksizin faydalanmaları’’ esasının gözetilerek eşitlik ilkesi çerçevesinde muamele görmesini güvence altına almıştır.
Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair Sözleşme’nin Türkçe metnine ve Türkiye'nin çekince ve beyanına ulaşmak için tıklayınız.

HER TÜRLÜ IRK AYRIMCILIĞININ ORTADAN KALDIRILMASINA İLİŞKİN ULUSLARARASI SÖZLEŞME

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 21 Aralık 1965 tarihli ve 2106 A (XX) sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 4 Ocak 1969 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Sözleşme'yi 13 Ekim 1972 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme'nin onaylanmasını uygun bulan 3 Nisan 2002 tarih ve 4750 sayılı Kanun, 9 Nisan 2002 tarih ve 24721 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 
Türkiye, Sözleşme’nin hükümlerinin yalnızca Türkiye’nin diplomatik ilişkisi bulunan taraf devletlere karşı uygulanacağını ve Sözleşme’nin Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesel sınırları itibariyle onaylanmış bulunduğunu ifade eden iki beyanda bulunmuş ve Sözleşme’nin yorum veya uygulanmasıyla ilgili uyuşmazlıkların Uluslararası Adalet Divanı'na intikal ettirilmesini düzenleyen 22. maddesiyle bağlı sayılmayacağını ifade eden bir çekince koymuştur.
Sözleşmeye taraf devletler, Birleşmiş Milletler  Şartı’nın tüm insanların onur ve eşitlik ilkelerine dayandığı, herkesin evrensel insan haklarına  ve temel özgürlüklerine, ırk, cinsiyet,dil veya din ayrımı yapılmaksızın saygı  gösterilmesinin, bütün insanların  özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğduklarını ve herkesin, hiçbir ayrım ve özellikle ırk, renk, ve ulusal köken ayrımı yapılmaksızın  saygı gösterilmesinin geliştirilmesi ve desteklenmesi doğrultusunda faaliyette bulunmayı taahhüt etmişlerdir.
Sözleşmenin 1. Maddesinde  ‘ırk ayrımcılığı’ tanımı yapılmış  Eşitlik ilkesi ve ırk ayrımcılığının önlenmesine dikkat çekmiştir.
Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin denetim organı, Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Komitesidir.

Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin Türkçe  metnine ve  Türkiye'nin çekince ve beyanlarına ulaşmak için tıklayınız.

MEDENİ VE SİYASİ HAKLAR ULUSLARARASI SÖZLEŞMESİ

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 16 Aralık 1966 tarihli ve 2200 A (XXI) sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 19 Aralık 1966 tarihinde imzaya açılmıştır. Sözleşme, 41. madde dışında, 23 Mart 1976 tarihinde yürürlüğe girmiştir. İnsan Hakları Komitesi’ne ilişkin 41. madde ise, 28 Mart 1979 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Türkiye Sözleşme’yi 15 Ağustos 2000 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme'nin onaylanmasını uygun bulan 4 Haziran 2003 tarih ve 4868 sayılı Kanun, 18 Haziran 2003 tarih ve 25142 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Türkiye, Sözleşme’den doğan yükümlülüklerini Birleşmiş Milletler Şartı çerçevesindeki yükümlülüklerine uygun olarak yerine getireceğini, Sözleşme’nin hükümlerinin yalnızca Türkiye’nin diplomatik ilişkisi bulunan taraf devletlere karşı uygulanacağını ve Sözleşme’nin ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesel sınırları itibariyle onaylanmış bulunduğunu belirten üç beyanda bulunmuştur. Ayrıca, Sözleşme’nin 27. maddesine çekince konmuştur. Bu çekinceye göre, Türkiye Cumhuriyeti Sözleşme'nin etnik, dinsel ve dil azınlıklarının haklarına ilişkin 27. maddesini, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Lozan Barış Andlaşması ile Eklerinin ilgili hükümlerine göre uygulama hakkını saklı tuttuğunu ifade etmektedir.
Sözleşme'ye taraf devletler, Birleşmiş Milletler Şartı'nda ilan edilmiş olan ilkelere uygun olarak, insanlık ailesinin tüm mensuplarının doğuştan sahip oldukları onurun ve eşit ve devredilmez haklarının tanınmasının, dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu göz önünde bulundurarak,İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'ne uygun olarak, kişisel ve siyasal özgürlüğe ve korku ve yoksulluktan kurtulma özgürlüğüne sahip özgür insan ülküsüne ancak herkesin kişisel ve siyasal haklarının yanısıra ekonomik, sosyal ve kültürel haklarından da yararlanabileceği koşulların yaratılması ile ulaşılabileceğini kabul etmişlerdir.
Sözleşmenin 2/1 maddesinde
‘’ Bu Sözleşme'ye Taraf her Devlet kendi ülkesinde yaşayan ve yetkisi altında bulunan bütün bireylere ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka fikir, ulusal ya da toplumsal köken, mülkiyet, doğum ya da başka bir statü bakımından hiçbir ayırım gözetmeksizin bu Sözleşme'de tanınan hakları sağlamak ve bu haklara saygı göstermekle yükümlüdür.’’ Yapılan düzenleme ile sözleşmede koruma altına alınan hak ve özgürlüklerin uygulanmasında Ayrımcılık Yasağına dikkat çekmiştir.
Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin denetim organı, İnsan Hakları Komitesidir.
Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin Türkçe metni ve Türkiye'nin çekince ve beyanlarına ulaşmak için tıklayınız.

MEDENİ VE SİYASİ HAKLARA İLİŞKİN ULUSLARARASI SÖZLEŞMEYE EK İHTİYARİ PROTOKOL

Protokol, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 16 Aralık 1966 tarihli ve 2200 A (XXI) sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 19 Aralık 1966 tarihinde imzaya açılmıştır. İhtiyari Protokol 9. maddeye uygun olarak 23 Mart 1976 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, İhtiyari Protokol’ü 3 Şubat 2004 tarihinde imzalamıştır. İhtiyari Protokol’ün onaylanması, 1 Mart 2006 tarih ve 5468 sayılı Kanunla uygun bulunmuştur. Bakanlar Kurulu 19 Haziran 2006 tarih ve 2006/10692 sayılı kararı ile İhtiyari Protokol’ün onaylanmasını kararlaştırmıştır. 
Türkiye, Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme'ye dair üç beyanının ve çekincesinin İhtiyari Protokol için de geçerli olduğunu beyan etmiştir. Ayrıca, Protokol’ün 1. maddesinin Komite’ye, Sözleşme’de yer alan haklardan herhangi birinin Türkiye Cumhuriyeti tarafından ihlal edilmesinden dolayı mağdur olduğunu iddia eden ve Türkiye Cumhuriyeti’nin yargı yetkisine bağlı bireylerin şikâyetlerini alma ve inceleme yetkisi verdiği beyan edilmiştir. Türkiye'nin Protokol'e taraf olurken koyduğu önemli çekincelerden biri, Sözleşme'nin Ayrımcılık Yasağına ilişkin 26. maddesine yöneliktir. Devletlerin eşitliği sağlamaya ve ayrımcılık yasağına ilişkin yükümlülüklerini Sözleşme'de güvence altına alınan haklarla sınırlamayan bu maddenin etkisi çekince ile daraltılmaya çalışılmıştır. Çekinceye göre, "Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin 26. maddesinin ihlal edildiği iddiasını taşıyan şikayetlerde, sözkonusu Sözleşme’de garanti altına alınan haklar dışındaki haklara atıf yapılan ihlal iddialarına ilişkin şikayet bildirimleri" bakımından Komite'nin inceleme yetkisi tanınmamıştır.
Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmeye Ek İhtiyari Protokol’ün Türkçe metnine ve Türkiye'nin çekince ve beyanlarına ulaşmak için tıklayınız.

ÖLÜM CEZASININ KALDIRILMASINI AMAÇLAYAN, MEDENİ VE SİYASİ HAKLARA İLİŞKİN ULUSLARARASI SÖZLEŞME’YE EK İKİNCİ İHTİYARİ PROTOKOL

Türkiye tarafından İkinci İhtiyari Protokol’ü 6 Nisan 2004 tarihinde imzalamıştır. Protokol’ün onaylanması 18 Ekim 2005 tarih ve 5415 sayılı Kanunla uygun bulunmuş ve Bakanlar Kurulu 12 Aralık 2005 tarih ve 2005/9813 sayılı kararıyla Protokol'ü onaylamıştır. 
Ölüm Cezasının Kaldırılmasını Amaçlayan, Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’ye Ek İkinci İhtiyari Protokol’ün Türkçe metnine ulaşmak için tıklayınız.

EKONOMİK, SOSYAL VE KÜLTÜREL HAKLAR ULUSLARARASI SÖZLEŞMESİ

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 16 Aralık 1966 tarih ve 2200 A (XXI) sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 19 Aralık 1966 tarihinde imzaya açılmıştır. Sözleşme, 3 Ocak 1976 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Türkiye Sözleşme'yi 15 Ağustos 2000 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme’nin onaylanması 4 Haziran 2003 tarihli ve 4867 sayılı Kanunla uygun bulunmuş ve Bakanlar Kurulu 10 Temmuz 2003 tarih ve 2003/5923 sayılı kararıyla Sözleşme'yi onaylamıştır. Bakanlar Kurulu kararı ve Sözleşme’nin resmi Türkçe çevirisi 11 Ağustos tarih ve 25196 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmıştır

Türkiye, Sözleşme'den doğan yükümlülüklerini, Birleşmiş Milletler Şartı çerçevesindeki yükümlülüklerine uygun olarak yerine getireceğini, Sözleşme’nin hükümlerinin yalnızca Türkiye’nin diplomatik ilişkisi bulunan taraf devletlere karşı uygulanacağını ve Sözleşme’nin ancak, Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesel sınırları itibariyle onaylanmış bulunduğunu ifade eden üç beyanda bulunmuştur. Ayrıca, Sözleşme'nin 13. maddesinin 3 .ve 4. paragraflarının, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 3., 14. ve 42. maddelerindeki hükümler çerçevesinde uygulanacağına ilişkin bir adet çekince konulmuştur. Sözleşme'nin çekince konular paragrafları velilerin çocuklarına kendi inançlarına uygun dinsel ve ahlaki verme serbestisine ve eğitim kurumları kurma özgürlüklerine ilişkindir.
Sözleşmenin 2. Maddesi 2.  Fıkrasında ‘’ 2. Bu Sözleşmeye Taraf Devletler, bu Sözleşmede beyan edilen hakların ırk, renk, cinsiyet,dil, din, siyasal veya diğer bir fikir, ulusal veya toplumsal köken, mülkiyet, doğum gibi herhangi bir statüye göre ayrımcılık yapılmaksızın kullanılmasını güvence altına almayı taahhüt ederler.’’ Belirtildiği gibi sözleşmede tanınan hak ve özgürlüklerin uygulanmasında Ayrımcılık Yasağını güvence altına almıştır.
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin denetim organı, Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Komitesidir.

Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin Türkçe  metni ve Türkiye'nin çekince ve beyanlarına ulaşmak için tıklayınız.

MÜLTECİLERİN HUKUKİ DURUMU HAKKINDA 1967 TARİHLİ PROTOKOL

Türkiye’nin Protokol’ü onaylaması, 1 Temmuz 1968 tarih ve 6/10266 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla kararlaştırılmıştır. Bakanlar Kurulu kararı 5 Ağustos 1968 tarih ve 12968 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.Türkiye Protokol’ü onaylarken, Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair Sözleşme’ye konulan coğrafi sınırlamanın geçerli olmaya devam edeceğini beyan etmiştir.

Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair 1967 tarihli Protokol’ün onaylanmasına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı’na ulaşmak için tıklayınız.

KADINA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 19 Aralık 1979 tarih ve 34/180 sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 1 Mart 1980 tarihinde imzaya açılmıştır. Sözleşme 3 Eylül 1981 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Sözleşme'nin onaylanmasının uygun bulunduğuna ilişkin 11 Haziran 1985 tarih ve 3232 sayılı Kanun, 25 Haziran 1985 tarih ve 18792 sayılı Resmi Gazete’de yayımlamıştır. 
Türkiye, Sözleşme’nin 15. maddesinin 2. ve 4. fıkraları ile 16. maddesinin 1. fıkrasının (c), (d), (f) ve (g) bendlerine, bu maddelerde düzenlenen hükümlerin o dönemde yürürlükte olan Türk Medeni Kanunu’nun ilgili hükümleri ile tamamen bağdaşmadığı gerekçesiyle çekince ile taraf olmuştur. Türkiye’nin çekince koyduğu bir diğer madde ise 29. maddenin 1. fıkrasıdır. Türkiye, bu çekincelerin yanı sıra, Sözleşme’nin 9. maddesinin 1. fıkrasının, Türk Vatandaşlık Kanunu’nun 5. maddesinin 1. fıkrası ile 15. ve 17. maddeleriyle çelişmediğine ilişkin görüşünü bir beyan ile ileri sürmüştür.

Türkiye, 30 Eylül 1999 tarihli beyanı ile Sözleşme’nin 15. maddesinin 2. ve 4. fıkraları ile 16. maddesinin 1. fıkrasının (c), (d), (f) ve (g) bendlerine koyduğu çekinceyi kaldırdığını, 29. maddenin 1. fıkrasına ilişkin çekincesi ile 9. maddenin 1. fıkrasına ilişkin beyanının ise devam ettiğini bildirmiştir. Türkiye, son olarak 29 0cak 2008 tarihinde, 9. maddenin 1. fıkrasına ilişkin daha önceki beyanını da geri çektiğini ifade etmiştir. Mevcut halde yalnızca 29. maddenin 1. fıkrasına ilişkin çekince yürürlüktedir. Bu madde Sözleşme'nin yorum veya uygulanmasına ilişkin olarak Taraf Devletler arasında uyuşmazlık olması halinde, bunun tahkim veya Uluslararası Adalet Divanı tarafından çözülmesini öngörmektedir.
Sözleşmede ‘kadınlara karşı ayrım’ tanımı yapılmış, taraf devletlere  kadınlar ile erkeklerin tüm ekonomik, sosyal, kültürel, medeni ve siyasi haklardan eşit olarak yararlanmalarım temin mükellefiyeti bulunduğunu kaydederek yükümlülükler getirmiştir.
Sözleşme’nin denetim organı, Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesidir.

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’nin Türkçe  metnine ulaşmak için tıklayınız. Türkiye’nin Sözleşme ile ilgili çekinceleri ve beyanı Resmi Gazete’de yayımlanmamıştır.

KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİNE İLİŞKİN İHTİYARİ PROTOKOL

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 6 Ekim 1999 tarih ve 54/4 sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 10 Aralık 1999 tarihinde imzaya açılmıştır. 22 Aralık 2000 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, İhtiyari Protokol’ü 8 Eylül 2000 tarihinde imzalamıştır. Onayın uygun bulunduğuna ilişkin 30 Temmuz 2002 tarih ve 4770 sayılı Kanun, 2 Ağustos 2002 tarih ve 24834 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 
Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesine İlişkin İhtiyari Protokol’ün Türkçe metnine ulaşmak için tıklayınız.

İŞKENCE VE DİĞER ZALİMANE GAYRIİNSANİ VEYA KÜÇÜLTÜCÜ
MUAMELE VEYA CEZAYA KARŞI BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SÖZLEŞMESİ 

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 10 Aralık 1984 tarih ve 39/46 sayılı kararıyla kabul edilmiş ve 26 Haziran 1987 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Türkiye Sözleşme'yi 25 Ocak 1988 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme'nin onaylanmasının uygun bulunduğuna dair 21 Nisan 1988 tarih ve 3441 sayılı Kanun, 29 Nisan 2988 tarih ve 19799 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 
Türkiye Sözleşme’nin öngördüğü devletlerarası ve bireysel başvuru usullerini tanındığını beyan etmiş ve söz konusu usuller Türkiye bakımından işlerlik kazanmıştır.

İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nin denetim organı, İşkenceye Karşı Komitedir.

İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nin Türkçe metnine ulaşmak için tıklayınız.

ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞMESİ 

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Kasım 1989 tarih ve 44/25 sayılı kararıyla kabul edilmiş ve imzaya açılmıştır. 49. madde uyarınca, 2 Eylül 1990 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Türkiye Sözleşme'yi 14 Eylül 1990 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme'nin onaylanmasının uygun bulunduğuna ilişkin 9 Aralık 1994 tarih ve 4058 sayılı Kanun, 11 Aralık 1994 tarih ve 22138 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Sözleşme’nin onaylanmasına ilişkin 23 Aralık 1994 tarih ve 94/6423 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve Sözleşme’nin resmi Türkçe çevirisi, 27 Ocak 1995 tarih ve 22184 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 

Türkiye, Sözleşme’ye, Sözleşme'nin 17, 29 ve 30. maddelerini, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Lozan Barış Andlaşması hükümlerine ve ruhuna uygun olarak yorumlama hakkını saklı tuttuğunu belirten bir çekince koymuştur.
Sözleşmenin 2. Madde 1.fıkrasında
 ‘’Taraf Devletler, bu Sözleşmede yazılı olan hakları kendi yetkileri altında bulunan her çocuğa, kendilerinin, ana babalarının veya yasal vasilerinin sahip oldukları, ırk, renk, cinsiyet, dil, siyasal ya da başka düşünceler, ulusal, etnik ve sosyal köken, mülkiyet, sakatlık, doğuş ve diğer statüler nedeniyle hiçbir ayrım gözetmeksizin tanır ve taahhüt ederler.’’ İbaresinde belirtiliği gibi çocuklara ilişikin Ayrımcılık Yasağını mutlak suretle koruma altına almıştır.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin denetim organı, Çocuk Hakları Komitesidir.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin Türkçe metni ve Türkiye'nin çekincelerine ulaşmak için tıklayınız.

ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME’YE EK ÇOCUK SATIŞI, ÇOCUK FAHİŞELİĞİ VE ÇOCUK PORNOGRAFİSİ İLE İLGİLİ İHTİYARİ PROTOKOL

Protokol, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 25 Mayıs 2000 tarih ve A/RES/54/263 sayılı kararıyla kabul edilmiş ve imzaya açılmıştır. 14. madde uyarınca, 18 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 8 Eylül 2000 tarihinde imzalamıştır. Protokol'ün onaylanmasının uygun bulunduğuna ilişkin 9 Mayıs 2002 tarih ve 4755 sayılı Kanun, 14 Mayıs 2002 tarih ve 24755 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Türkiye, Protokol’ün hükümlerini yalnızca tanıdığı ve diplomatik ilişki kurduğu taraf devletlere karşı uygulayacağını beyan etmiştir.

Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye Ek Çocuk Satışı, Çocuk Fahişeliği ve Çocuk Pornografisi ile İlgili İhtiyari Protokol’ün Türkçe ve Türkiye'nin Protokol ile ilgili beyanına ulaşmak için tıklayınız.

ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME’YE EK ÇOCUKLARIN SİLAHLI ÇATIŞMALARA DAHİL OLMALARI KONUSUNDAKİ İHTİYARİ PROTOKOL

Protokol Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 25 Mayıs 2000 tarih ve A/RES/54/263 sayılı kararıyla kabul edilerek imzaya ve onay açılmıştır. 10. madde kapsamında, 12 Şubat 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 8 Eylül 2000 tarihinde imzalamıştır. Protokol'ün onaylanmasının uygun bulunduğuna ilişkin 16 Ekim 2003 tarih ve 4991 sayılı Kanun, 21 Ekim 2003 tarih ve 25266 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Türkiye, Protokol’ün hükümlerini yalnızca tanıdığı ve diplomatik ilişki kurduğu devletlere karşı uygulayacağını beyan etmiştir. İkinci beyanda zorunlu askerlik hizmetinde asgari yaş ve askeri liselerin öğrencilerinin durumu gibi hususlar değerlendirilmiş ve bunların Protokol hükümlerine uygun olduğu beyan edilmiştir. Son beyanda ise, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 29. maddesine yönelik çekincenin tüm geçerliliğini koruduğu ifade edilmiştir.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye Ek Çocukların Silahlı Çatışmalara Dâhil Olmaları Konusundaki İhtiyari Protokol’ün Türkçe metni ve Türkiye'nin beyanlarına ulaşmak için tıklayınız.

ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞMENİN BAŞVURU USULÜNE İLİŞKİN İHTİYARİ PROTOKOL

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 19 Aralık 2011 tarih ve 66/138 sayılı kararıyla kabul edilmiş ve imzaya açılmıştır. 14 Nisan 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, İhtiyari Protokol’ü 24 Eylül 2012 tarihinde imzalamıştır. Onayın uygun bulunduğuna ilişkin 9 Mart 2017 tarih ve 6976 sayılı Kanun, 3 Nisan 2017 tarih ve 30027 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 
Türkiye İhtiyari Protokol’ü imzalarken, Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye, Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye Ek Çocuk Satışı, Çocuk Fahişeliği ve Çocuk Pornografisi ile İlgili İhtiyari Protokol’e ve Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye Ek Çocukların Silahlı Çatışmalara Dâhil Olmaları Konusundaki İhtiyari Protokol’e koyduğu çekincelerin ve öne sürdüğü beyanların geçerliliklerini koruduğunu beyan etmiştir.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin Başvuru Usulüne İlişkin İhtiyari Protokol’ün Türkçe  metnine ulaşmak için tıklayınız.

TÜM GÖÇMEN İŞÇİLERİN VE AİLELERİNİN HAKLARININ KORUNMASINA İLİŞKİN ULUSLARARASI SÖZLEŞME

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 18 Aralık 1990 tarih ve 45/158 sayılı kararıyla kabul edilmiş ve imzaya açılmıştır. 1 Temmuz 2003 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Türkiye Sözleşme'yi 13 Ocak 1999 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme’nin onaylanması 26 Nisan 2001 tarihli ve 4662 sayılı Kanunla uygun bulunmuştur. Sözleşme’nin onayına ilişkin 18 Haziran 2004 tarih ve 2004/7502 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ve resmi Türkçe çeviri, 8 Temmuz 2004 tarih ve 25516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 
Türkiye, Sözleşmeyi onaylarken, yabancıların Türkiye’de taşınmaz mal edinmeleri hakkında kanunlarda öngörülen sınırlamaların geçerliliğini koruyacağını, 45. maddenin 2., 3. ve 4. fıkralarının Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Kanunları uyarınca uygulanacağını, 46. maddenin ulusal gümrük mevzuatı hükümleri uyarınca uygulanacağını, Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunması Komitesi’nin yetkisinin ileri bir zamanda tanınacağını ve göçmen işçilerin ve aile fertlerinin istihdam edildikleri devlette sendika kurma hakları Türkiye yasaları açısından geçerli olamayacağından bu maddeye çekince koyduğunu beyan etmiştir.
Sözleşmenin 1.Madde 1. Fıkrasında
‘’  Bu Sözleşme bundan sonra belirtilen durumlar istisna olmak üzere, cinsiyet, ırk, renk, dil, din veya inanç, siyasal veya diğer görüş, millî, etnik veya sosyal köken, taabiyet, yaş, ekonomik durum, mülkiyet, medenî hal, doğum veya diğer statüler açısından hiçbir farklılık gözetilmeksizin, tüm göçmen işçilere ve ailelerine uygulanır.’’ Belirtildiği üzere göçmen işçiler ve aileleri  Ayrımcılık Yasağı ilkesi ile güvence altına alınmıştır.
Sözleşme’nin denetim organı Tüm Göçmen İşçiler ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunması Komitesidir.

Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşme’nin Türkçe ve Türkiye'nin çekince ve beyanlarına ulaşmak için tıklayınız.
 

ENGELLİ HAKLARI SÖZLEŞMESİ

Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 13 Aralık 2006 tarihli ve A/RES/61/106 tarihli kararıyla kabul edilmiş ve 3 Mayıs 2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Sözleşme'yi 30 Mart 2007 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme’nin onaylanması 3 Aralık 2008 tarih ve 5825 sayılı Kanunla uygun bulunmuştur. Sözleşme’nin onayına ilişkin 27 Mayıs 2009 tarih ve 2009/15137 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ve resmi Türkçe çeviri, 14 Temmuz 2009 tarih ve 27288 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Türkiye'nin Sözleşme'ye ilişkin bir çekince veya beyanı söz konusu değildir.
Sözleşemeye taraf devletler tüm insan haklarının ve temel özgürlüklerin evrensel, bölünmez, birbiriyle bağlantılı ve karşılıklı bağımlı olma niteliği ile engelli bireylerin bu haklardan herhangi bir ayrımcılığa uğramaksızın yararlanmalarının güvence altına alınması gerekliliğini tekrar teyit ve taahhüt etmişlerdir.
Sözleşmenin  Genel İlkeler başlığını taşıyan 3. Maddesinde
‘’İşbu Sözleşme'nin dayandığı ilkeler şunlardır: 
(a) Kendi seçimlerini yapma özgürlükleri ve bağımsızlıklarını da kapsayacak şekilde, kişilerin insanlık onuru ve bireysel özerkliklerine saygı gösterilmesi; 
(b) Ayrımcılık yapılmaması; 
(c) Engellilerin topluma tam ve etkin katılımlarının sağlanması;
 (d) Farklılıklara saygı gösterilmesi ve engellilerin insan çeşitliliğinin ve insanlığın bir parçası olarak kabul edilmesi;
 (e) Fırsat eşitliği;
 (f) Erişilebilirlik; 
(g) Kadın-erkek eşitliği;
 (h) Engelli çocukların gelişim kapasitesine ve kendi kimliklerini koruyabilme haklarına saygı duyulması’’ Eşitlik ilkesi ve Ayrımcılık Yasağı koruma altına alınmıştır.
Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’nin denetim organı Engelli Hakları Komitesidir.
Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’nin Türkçe metnine ulaşmak için tıklayınız.

ENGELLİLERİN HAKLARINA İLİŞKİN SÖZLEŞMEYE EK İHTİYARİ PROTOKOL

Protokol, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 13 Aralık 2006 tarih ve A/RES/61/106 sayılı kararıyla kabul edilmiştir. 3 Mayıs 2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye İhtiyari Protokol’ü 28 Eylül 2009 tarihinde imzalamıştır. Sözleşme’nin onaylanması 3 Aralık 2014 tarih ve 6574 sayılı Kanunla uygun bulunmuştur. 
Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşmeye Ek İhtiyari Protokol’ün Türkçe metni ve Türkiye’nin beyanına ulaşmak için tıklayınız.

EVRENSEL İNSAN HAKLARI BİLDİRGESİ

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217A (III) sayılı kararıyla ilan edilmiştir. Türkiye’de ise, 6 Nisan 1949 tarih ve 9119 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı, 27 Mayıs 1949 tarih ve 7217 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.
Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi’nin Türkçe metnine ulaşmak için tıklayınız.

MAHPUSLARIN ISLAHINA DAİR ASGARİ STANDART KURALLAR

1955’te Cenevre’de toplanan Önlenmesi ve Suçluların Islahı'na ilişkin Birinci Birleşmiş Milletler Konferansı tarafından kabul edilmiş, Ekonomik ve Sosyal Konsey tarafından 31 Temmuz 1957 tarih ve 663 C (XXIV) sayılı ve 13 Mayıs 1977 tarih ve 2076 (LXII) sayılı kararlarla benimsenmiştir.
Mahpusların Islahına Dair Asgari Standart Kurallar’ın İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

ÇOCUK HAKLARINA DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Kasım 1959 tarih ve 1386 (XIV) sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Çocuk Haklarına Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

HER TÜRLÜ IRK AYRIMCILIĞININ ORTADAN KALDIRILMASINA DAİR BİRLEŞMİŞ MİLLETLER BİLDİRGESİ

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Kasım 1963 tarih ve 1904 (VIII) sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Birleşmiş Milletler Bildirgesi’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

KADINLARA KARŞI AYRIMCILIĞIN ORTADAN KALDIRILMASI BİLDİRGESİ

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 7 Kasım 1967 tarih ve 2263 (XXII) sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Bildirgesi’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

SIĞINMAYA İLİŞKİN BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 14 Aralık 1967 tarih ve 2312 (XXII) sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Sığınmaya İlişkin Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

OLAĞANÜSTÜ HALLERDE ve SİLAHLI ÇATIŞMALARDA KADINLARIN ve ÇOCUKLARIN KORUNMASINA DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 14 Aralık 1974 tarih ve 3318 ( XXIX) sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Olağanüstü Hallerde ve Silahlı Çatışmalarda Kadınların ve Çocukların Korunmasına Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

ENGELLİ BİREYLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 9 Aralık 1975 tarih ve 3447 (XXX ) sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Engelli Bireylerin Haklarına Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER

ŞARTI

Birleşmiş Milletler uluslararası barış ve güvenliği sağlamak, devletler arasında dostane ilişkileri desteklemek, kalkınmayı ve insan haklarını geliştirmek amacıyla 1945 yılında kurulmuştur. Türkiye Birleşmiş Milletler’i kuran 51 kurucu üye arasındadır. Birleşmiş Milletler Şartı, 24 Ekim 1945 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Birleşmiş Milletler Şartı'nın 1. Maddesinde örgütün amaç ve prensipleri  düzenlenmiştir. Örgütün amaçları arasında milletlerarası barış ve güvenliği muhafaza etmek, milletlerin hak eşitliği prensipine ve kendi mukadderatlarını kendilerinin tâyin hakkına saygı üzerine kurulmuş dostane münasebetler geliştirmek ve dünya barışının sağlamlaştırılması için elverişli her türlü diğer tedbirleri almak, ekonomik, sosyal, fikrî ve insani mahiyetteki milletlerarası dâvaları çözerek ve, ırk, cins, dil veya dm farkı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve ana hürriyetlerine karşı saygıyı geliştirerek ve teşvik ederek, milletlerarası işbirliğini gerçekleştirmek gibi insan haklarını gözeten düzenlemeler yapılmıştır. 
Özellikle 1. Madde 3. Fıkra 
‘’Ekonomik, sosyal, fikrî ve insani mahiyetteki milletlerarası dâvaları çözerek ve, ırk, cins, dil veya dm farkı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve ana hürriyetlerine karşı saygıyı geliştirerek ve teşvik ederek, milletlerarası işbirliğini gerçekleştirmek,’’’ da yapılan atıfla Eşitlik İlkesi ve Ayrımcılık Yasağının insan haklarına saygı çerçevesinde önemine dikkat çekmiştir.
Birleşmiş Milletler Şartı metnine ulaşmak için tıklayınız.

HERKESİN İŞKENCEYE VE DİĞER ZALİMANE, İNSANLIKDIŞI VEYA ONUR KIRICI MUAMELE VEYA CEZAYA KARŞI KORUNMASINA DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 9 Aralık 1975 tarih ve 3452 (XXX) sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Herkesin İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlıkdışı veya Onur Kırıcı Muamele veya Cezaya Karşı Korunmasına Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

IRK VE IRKSAL ÖNYARGILARA DAİR BİLDİRGE

UNESCO'nun 20. Oturumunda, 27 Kasım 1978 tarihinde kabul edilmiştir.
Irk ve Irksal Önyargılara Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 25 Kasım 1981 tarih ve 36/55 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Din veya İnanca Dayanan Her Türlü Hoşgörüsüzlüğün ve Ayrımcılığın Tasfiye Edilmesine Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

KADINLARIN ULUSLARARASI BARIŞ VE İŞBİRLİĞİNİN GELİŞTİRİLMESİNE KATILIMINA DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 3 Aralık 1982 tarih ve 37/63 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Kadınların Uluslararası Barış ve İşbirliğinin Geliştirilmesine Katılımına Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÇOCUK ADALETİNİN YÖNETİMİNE DAİR ASGARİ STANDART KURALLAR (BEIJING KURALLARI)

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 29 Kasım 1985 tarih ve 40/33 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Birleşmiş Milletler Çocuk Adaletinin Yönetimine Dair Asgari Standart Kurallar’ın İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 29 Kasım 1985 tarih ve 40/33 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Birleşmiş Milletler Çocuk Adaletinin Yönetimine Dair Asgari Standart Kurallar’ın İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

HERHANGİ BİR BİÇİMDE TUTULAN VEYA HAPSEDİLEN KİŞİLERİN KORUNMASINA DAİR İLKELER BÜTÜNÜ

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 9 Aralık 1988 tarih ve 43/173 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Herhangi Bir Biçimde Tutulan veya Hapsedilen Kişilerin Korunmasına Dair İlkeler Bütünü’nün İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

MAHPUSLARIN ISLAHINA DAİR TEMEL İLKELER

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 14 Aralık 1990 tarih ve 45/111 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Mahpusların Islahına Dair Temel İlkeler’in İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

ÖZGÜRLÜĞÜNDEN YOKSUN BIRAKILMIŞ ÇOCUKLARIN KORUNMASINA DAİR KURALLAR

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 14 Aralık 1990 tarih ve 45/113 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Özgürlüğünden Yoksun Bırakılmış Çocukların Korunmasına Dair  Kurallar’ın İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

YAŞLILAR İÇİN BİRLEŞMİŞ MİLLETLER İLKELERİ

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 16 Aralık 1991 tarih ve 46/91 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Yaşlılar için Birleşmiş Milletler İlkeleri’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

RUH SAĞLIĞI SORUNU YAŞAYAN BİREYLERİN KORUNMASI VE RUH SAĞLIĞI HİZMETLERİNİN GELİŞTİRİLMESİNE İLİŞKİN İLKELER

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 17 Aralık 1991 tarih ve 46/119 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Ruh Sağlığı Sorunu Yaşayan Bireylerin Korunması ve Ruh Sağlığı Hizmetlerinin Geliştirilmesine İlişkin İlkeler’in İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

ZORLA KAYIP EDİLMEYE KARŞI HERKESİN KORUNMASINA DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 18 Aralık 1992 tarih ve 47/133 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
Zorla Kayıp Edilmeye Karşı Herkesin Korunmasına Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

ULUSAL VEYA ETNIK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERIN HAKLARINA DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Aralık 1993 tarih ve 47/135 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Ulusal veya Etnik, Dinsel veya Dilsel Azınlıklara Mensup Olan Kişilerin Haklarına Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

KADINLARA KARŞI ŞİDDETİN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRGE

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Aralık 1993 tarih ve 48/104 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Kadınlara Karşı Şiddetin Tasfiye Edilmesine Dair Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

İNSAN HAKLARININ GELİŞTİRİLMESİ VE KORUNMASI İÇİN KURULAN ULUSAL KURULUŞLARIN STATÜSÜNE İLİŞKİN İLKELER (PARİS PRENSİPLERİ)

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Aralık 1993 tarih ve 48/134 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
İnsan Haklarının Geliştirilmesi ve Korunması için Kurulan Ulusal Kuruluşların Statüsüne İlişkin İlkeler’in İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

ENGELLİ BİREYLER ÖNÜNDEKI FIRSATLARIN EŞİTLENMESİNE İLİŞKİN STANDART KURALLAR

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Aralık 1993 tarih ve 48/96 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Engelli Bireyler Önündeki Fırsatların Eşitlenmesine İlişkin Standart Kurallar’ın İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

İŞKENCE VE DİĞER ZALİMANE, İNSANLIKDIŞI YA DA AŞAĞILAYICI MUAMELE VEYA CEZANIN ETKİLİ SORUŞTURULMASI VE BELGELENMESINE İLİŞKİN İLKELER

KÜLTÜREL ÇEŞITLİLİĞE DAİR EVRENSEL BİLDİRGE

UNESCO’nun 31. Oturumunda, 2 Kasım 2001 tarihinde kabul edilmiştir.
Kültürel Çeşitliliğe Dair Evrensel Bildirge’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

YERLİ HALKLARIN HAKLARINA İLIŞKIN BIRLEŞMIŞ MILLETLER BİLDİRGESİYERLİ HALKLARIN HAKLARINA İLIŞKIN BIRLEŞMIŞ MILLETLER BİLDİRGESİ

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 13 Eylül 2007 tarih ve 61/295 sayılı kararıyla ilan edilmiştir.
Yerli Halkların Haklarına İlişkin Birleşmiş Milletler Bildirgesi’nin İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

AVRUPA KONSEYİ STATÜSÜ

İkinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa çapında insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğünü savunmak amacıyla 1949'da kurulmuş hükûmetlerarası bir örgüttür. Konsey’in kurucu antlaşması, 5 Mayıs 1949 tarihinde imzalanan ve 3 Ağustos 1949 tarihinde yürürlüğe giren Avrupa Konseyi Statüsü’dür.
Avrupa Konseyi Statüsü’nün 1. maddesinin (a) bendine göre, “Avrupa Konseyi’nin amacı, üyeleri arasında, ortak mirasları olan ülkü ve ilkeleri korumak ve yaymak ve siyasi, ekonomik ilerlemelerini sağlamak amacıyla daha sıkı bir birlik yaratmaktır.” Bu amacın gerçekleştirilmesi için Avrupa Konseyi’nin her üyesi, Statü’nün 3. maddesi uyarınca, hukukun üstünlüğünü ve kendi yetkisi altında bulunan herkesin insan haklarından ve temel özgürlükten yararlanmasını sağlama yükümlülüğünü kabul eder.
Statü’nün 4. maddesine göre, “3. madde hükümlerine uymaya ehliyetli bulunduğuna ve bu konuda istekli olduğuna kanaat getirilen her Avrupa devleti, Bakanlar Komitesi tarafından Avrupa Konseyi üyesi olmaya davet edilebilir.” Bu hüküm gereğince kendisine davette bulunulan Türkiye, 12 Aralık 1949 tarih ve 5456 sayılı Kanunla Statü’nün onaylanmasına karar vermiş ve onay belgesi, 13 Nisan 1950 tarihinde Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği’ne tevdi edilmiştir. Statü’nün 4. maddesi uyarınca Türkiye, 13 Nisan 1950 tarihinde Avrupa Konseyi’ne üye olmuştur. 
Avrupa Konseyi Statüsünün Türkçe metinine ulaşmak için tıklayınız.

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Avrupa Konseyi’nin ilk insan hakları sözleşmesi olup, genel  olarak medeni ve siyasi hakları güvence altına almaktadır. 
Türkiye, Sözleşme’yi 4 Kasım 1950 tarihinde imzalamıştır. 10 Mart 1954 tarih ve 6366 sayılı Onay Kanunu, 19 Mart 1954 tarih ve 8662 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Sözleşme,18 Mayıs 1954 tarihinde Türkiye bakımından yürürlüğe girmiştir.
Sözleşmenin Ayrımcılık Yasağı başlıklı 14. Maddesinde 
‘’ Bu Sözleşme’de tanınan hak ve özgürlüklerden yararlanma, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasal veya diğer kanaatler, ulusal veya toplumsal köken, ulusal bir azınlığa aidiyet, servet, doğum başta olmak üzere herhangi başka bir duruma dayalı hiçbir ayrımcılık gözetilmeksizin sağlanmalıdır.’’ düzenlendiği üzere sözleşmenin diğer maddelerinde koruma altına alınan hak ve özgürlüklerin uygulanmasında Ayrımcılık Yasağını güvence altına alınmştır.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin denetim organı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’dir.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 1950 yılında kabul edilen orijinal metni için tıklayınız.

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÖNÜNDEKİ YARGILAMA SÜRECİNE KATILAN KİŞİLERE İLİŞKİN AVRUPA SÖZLEŞMESİ

Sözleşme, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yapılan başvurularla ilgili olarak yargılama sürecine katılacak kişilere bağışıklık ve kolaylıklar sağlanmasını amaçlamaktadır.
Sözleşme 5 Mart 1996 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Ocak 1999 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Türkiye, Sözleşme’yi 3 Temmuz 2002 tarihinde imzalamıştır. 5 Mayıs 2004 tarih ve 5166 sayılı Onaya Uygun Bulma Kanunu, 12 Mayıs 2004 tarih ve 25460 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Sözleşme, Türkiye bakımından 1 Aralık 2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, 13 Aralık 2004 tarihinde Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği’ne tevdi edilen bir beyanla, Sözleşme’nin 4/2(a) hükmünün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına uygulanmayacağını (başka bir ifade ile, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları duruşmaya katılmak üzere Mahkeme’nin bulunduğu Fransa’ya seyahatlerine başlamadan önceki zamana ilişkin hareketleri veya mahkumiyetleri dolayısı ile tutuklanabilir veya başka kısıtlamalara tabi tutulabilir) belirtmiştir. Türkiye, aynı beyanda, Sözleşme’nin 4/1. maddesinin uygulanması açısından, 1/1. maddede belirtilen yabancı devlet vatandaşlarının Türkiye’ye giriş yapabilmek için gerekli belgelere ya da vizeye sahip olmaları gerektiğini de belirtmiştir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Önündeki Yargılama Sürecine Katılan Kişilere İlişkin Avrupa Sözleşmesi’nin metnine ulaşmak için tıklayınız.

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK PROTOKOLLER

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 1 NUMARALI PROTOKOL

Protokol, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde düzenlenmemiş olan mülkiyet, eğitim ve serbest seçim haklarını güvence altına almaktadır.
Protokol 20 Mart 1952 tarihinde imzaya açılmış ve 18 Mayıs 1954 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 20 Mart 1952 tarihinde imzalamış ve Protokol, Türkiye açısından aynı tarihte yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü onaylarken eğitim hakkını düzenleyen 2. maddeye bir çekince koymuş ve Protokol’ün 2. maddesinin, Tevhidi Tedrisat Kanunu hükümlerine halel getirmeyeceğini beyan etmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 1 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.


AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 2 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin tavsiye görüşü verme yetkisini düzenlemiştir. 
Protokol, 6 Mayıs 1963 tarihinde imzaya açılmış ve 21 Eylül 1970 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye 2 Numaralı Protokol’ü 6 Mayıs 1963 tarihinde imzalamıştır. Protokol, Türkiye bakımından 21 Eylül 1970 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin tavsiye görüşü verme yetkisini düzenleyen Protokol, 1998 yılında 11 Numaralı Protokol’ün yürürlüğe girmesiyle 2 Numaralı Protokol işlevini yitirmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 2 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.


AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 3 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, Sözleşme’nin ilk metnindeki 29. , 30. ve 34. maddeleri değiştirmiştir. Ayrıntılı bilgi için tıklayınız.
6 Mayıs 1963 tarihinde imzaya açılmış ve 21 Eylül 1970 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 6 Mayıs 1963 tarihinde imzalamıştır. Protokol, Türkiye açısından 21 Eylül 1970 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşme’nin ilk metnindeki 29. , 30. ve 34. maddeleri değiştiren bu Protokol 1998 yılında 11 Numaralı Protokol’ün yürürlüğe girmesiyle 3 Numaralı Protokol işlevini yitirmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 3 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.


AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 4 NUMARALI PROTOKOL
Türkiye'nin henüz onay belgesini tevdi etmediği bu Protokol, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde düzenlenmemiş olan seyahat ve yerleşme özgürlüğüne, vatandaşların sınır dışı edilmesi yasağına, yabancıların topluca sınır dışı edilmesi yasağına ve borçtan ötürü hapis yasağına yer vermektedir.
16 Eylül 1963 tarihinde imzaya açılmış ve 2 Mayıs 1968 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, 4 Numaralı Protokol’ü 19 Ekim 1992 tarihinde imzalamıştır.Ancak  onay belgeleri halen Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği’ne tevdi edilmemiştir. Şu halde, Protokol iç hukuk bağlamında yürürlüğe girmiş, ancak uluslararası yükümlülük doğurmamıştır. Bu nedenle, iç hukuk yollarında Protokol’deki haklara dayanılabilir; fakat bu haklara ilişkin olarak Türkiye’den Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapmak mümkün değildir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 4 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 5 NUMARALI PROTOKOL
Protokol 20 Ocak 1966 tarihinde imzaya açılmış ve 20 Aralık 1971 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye Protokol’ü 14 Mayıs 1971 tarihinde imzalamıştır.Protokol Türkiye açısından 20 Aralık 1971  tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşme’nin ilk metnindeki 22. ve 40. maddeleri değiştiren Protokol, 11 Numaralı Protokol’ün 1998 yılında yürürlüğe girmesiyle 5 Numaralı Protokol işlevini yitirmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 5 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 6 NUMARALI PROTOKOL
28 Nisan 1983 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Mart 1985 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 15 Ocak 2003 tarihinde imzalamıştır.Protokol, Türkiye bakımından 1 Aralık 2003 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Protokol, barış zamanlarında ölüm cezasını kaldırmıştır. Protokol’e göre bir devlet, ancak savaş zamanında ya da yakın savaş tehdidi durumlarında işlenen eylemler için ölüm cezası verebilir. 6 Numaralı Protokol’ün öngördüğü “savaş zamanı ya da yakın savaş tehdidi” istisnası, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 13 Numaralı Protokol’e taraf devletler bakımından işlevini kaybetmiştir. Zira, 13 Numaralı Protokol ölüm cezasını her koşulda kaldırmaktadır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 6 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 7 NUMARALI PROTOKOL
Protokol 22 Kasım 1984 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Kasım 1988 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye, Protokol’ü 14 Mart 1985 tarihinde imzalamıştır. Protokol, Türkiye bakımından 1 Ağustos 2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Protokol, ceza davalarında temyiz hakkına, haksız mahkûmiyetten ötürü tazminat hakkına, aynı suçtan ötürü ikinci kez yargılanmama ve cezalandırılmama hakkına, eşler arasındaki eşitliğe ve yabancıların sınır dışı edilmesine ilişkin usul güvencelerine yer vermektedir. 
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 7 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 8 NUMARALI PROTOKOL
Protokol 19 Mart 1985 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Ocak 1990 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 4 Şubat 1986 tarihinde imzalamıştır. Protokol, Türkiye bakımından 1 Ocak 1990 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Protokol, Sözleşme’nin 20. , 21. , 23. , 28. , 29. , 30. , 31. , 34. , 40. , 41. ve 43. maddelerini değiştirmiştir. Fakat 11 Numaralı Protokol’ün 1998 yılında yürürlüğe girmesiyle 8 Numaralı Protokol işlevini yitirmiştir. 
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 8 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.


AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 9 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, 6 Kasım 1990 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Ekim 1994 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye, Protokol’ü 6 Kasım 1990 tarihinde imzalamış; fakat onaylamamıştır.
Sözleşme’nin 31. , 44. , 45. ve 48. maddelerini değiştiren bu Protokol, 11 Numaralı Protokol’ün 1998 yılında yürürlüğe girmesiyle 9 Numaralı Protokol işlevini yitirmiştir
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek 9 Numaralı Protokol’ün İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 10 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, 1 Kasım 1998 tarihinde Ek 11 Numaralı Protokol'ün yürürlüğe girmesi ile  amacını yitirmiştir. 
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 10 Numaralı Protokol'ün İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 11 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, 11 Mayıs 1994 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Kasım 1998 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 11 Mayıs 1994 tarihinde imzalamıştır.Protokol, Türkiye bakımından 1 Kasım 1998 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi denetim usulünü köklü şekilde değiştiren protokol ile Avrupa İnsan Hakları Komisyonu ve eski Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kaldırılmış, bu organların yerine tam zamanlı görev yapmak üzere sözleşmenin denetim mekanizmasının yeniden yapılanması amacıyla  Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kurulmuştur.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 11 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 12 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde yer almasa dahi taraf devletçe hukuken tanınmış olan tüm hakları kapsayacak genel bir ayrımcılık yasağına yer vermekte, böylece ayrımcılık yasağının kapsamını genişletmektedir. 
Protokol 4 Kasım 2000 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Nisan 2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye Protokol’ü 18 Nisan 2001 tarihinde imzalamış, fakat henüz onaylamamıştır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 12 Numaralı Protokol’ün İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 13 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, 3 Mayıs 2002 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Temmuz 2003 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 9 Ocak 2004 tarihinde imzalamıştır. Protokol, Türkiye bakımından 1 Haziran 2006 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
3 Numaralı Protokol, ölüm cezasını her koşulda kaldırmaktadır.Protokol Demokratik bir toplumda herkesin yaşama hakkının temel bir değer olduğuna ve ölüm cezasının kaldırılmasının bu hakkın korunmasında ve tüm insanların haysiyetlerinin tamamıyla tanınmasında büyük bir önem taşıdığı belirtilmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek 13 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 14 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, 13 Mayıs 2004 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Haziran 2010 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Protokol’ü 6 Ekim 2004 tarihinde imzalamıştır.Protokol, Türkiye bakımından 1 Haziran 2010 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
14 Numaralı Protokol, Sözleşme’nin 22/2. ve 24. maddelerini kaldırmakta; 23. , 28. , 29. , 31., 32. , 35/3. , 36. , 38. , 39. , 46. ve 59. maddelerini ise değiştirmektedir. Ayrıca, 27. maddenin numarası 26 olarak değiştirilmekte ve 26. ile 27. maddeler yeniden düzenlenmektedir.
11 Numaralı Protokol'den sonra Mahkeme'nin işleyişine ilişkin en kapsamlı değişiklikleri içeren bu Protokol, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin iş yükünün sürekli artması karşısında, uzun dönemde denetim sisteminin etkinliğinin sağlanması ve geliştirilmesi için Sözleşme’nin belirli hükümlerinin acilen değiştirilmesi ihtiyacını gözönünde bulundurarak  Mahkeme bünyesinde görev alan  yargıçlara ilişkin düzenlemeler yapmıştır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek 14 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 15 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, 24 Haziran 2013 tarihinde imzaya açılmış, henüz yürürlüğe girmemiştir. Protokol'ün yürürlüğe girmesi için Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne taraf bütün devletlerin Protokol’ü onaylaması gerekmektedir.Sözleşmeye taraf bütün devletler henüz Protokulü onaylamadığı için , Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne bireysel başvuruların iç hukuk yollarının tüketilmesinden itibaren altı ay içerisinde yapılmasına ilişkin kural uygulanmaya devam etmektedir.
Türkiye, Protokol’ü 13 Eylül 2013 tarihinde imzalamıştır. 30 Ocak 2016 tarih ve 6668 sayılı Onaya Uygun Bulma kanunu, 18 Şubat 2016 tarih ve 29628 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Protokol’ün onaylanmasını kararlaştıran 29 Şubat 2016 tarih ve 2016/8577 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Protokol’ün resmi Türkçe çevirisi, 17 Mart 2016 tarih ve 29656 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Onay belgeleri 2 Mayıs 2016 tarihinde Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği’ne tevdi edilmiştir.
Protokol ile Sözleşme’nin başlangıç kısmına Sözleşme'de güvence altına alınan haklarla ilgili asli yükümlülüğün devletlere ait olduğuna vurgu yapan yeni bir cümle eklenmiş ve  Protokol’ün 4. Maddesiyle  bireysel başvuruların iç hukuk yollarının tüketilmesinden itibaren altı ay içerisinde yapılmasına ilişkin kural değiştirilerek, süre dört aya indirilmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 15 Numaralı Protokolün metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE EK 16 NUMARALI PROTOKOL
Protokol, ulusal düzlemdeki yüksek mahkemelerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden tavsiye görüşü istemesi olanağı getirmektedir.
 Protokol, 2 Ekim 2013 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Ağustos 2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye tarafından Protokol 20 Aralık 2013 tarihinde imzalanmış olup  henüz onaylanmamıştır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 16 Numaralı Protokol’ün İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

AVRUPA SOSYAL ŞARTI

Sözleşme 18 ekim 1961 tarihinde imzaya açılmıştır.
Türkiye, Avrupa Sosyal Şartı’nı 18 Ekim 1961 tarihinde imzalamıştır.Şart, Türkiye bakımından 24 Aralık 1989 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Avrupa Sosyal Şartı’nda seçimlik onay sistemi öngörülmüştür. Buna göre Şart'a taraf olmak isteyen devletler, Şart’ın 20. maddesine uygun olmak kaydıyla, yükümlülük altına girmek istedikleri hükümleri seçebilmektedir. Türkiye, Avrupa Sosyal Şartı’nın Dibacesini, I. , III. , IV. ve V. Bölümleri ile korunan kişiler bağlamında Şart'ın kapsamını açıklayan Ek'in tümünü onayladığını beyan etmiştir. Bunlar yanında II. Bölümde yer alan  1. , 9., 10., 11.,  12. , 13. , 14.,  16., 17., 18. ve 19. maddelerin tüm fıkralarını; 4. maddenin sadece 3. ve 5. fıkralarını ve 7. maddenin 3., 4., 5., 6., 8. ve 9. fıkralarını kabul ettiğini beyan etmiştir.
Sözleşmenin giriş kısmında Avrupa Konseyi üyesi hükümetlere sözleşmede uygulanacak hükümlerin hiçbir ırk, renk, cinsiyet, din, siyasal görüş, ulusal soy veya sosyal köken ayırımı gözetmeksizin sosyal haklardan yararlanma hakkının sağlanması gerektiğini gözönüne bulundurulması gerektiği belirtilmiştir.
Avrupa Sosyal Şartı , güvenli ve sağlıklı çalışma koşulları hakkı , âdil bir ücret hakkı , örgütlenme hakkı , toplu pazarlık hakkı , çocukların ve gençlerin korunma hakkı , çalışan kadınların korunma hakkı , mesleğe yöneltme hakkı , mesleki eğitim hakkı , sosyal güvenlik hakkı , bedensel ya da zihinsel özürlülerin mesleki eğitimi, mesleğe ve topluma yeniden intibak hakkı, ailenin sosyal, yasal ve ekonomik korunma hakkı, çalışan göçmenlerin ve ailelerinin korunma ve yardım hakkı  gibi sosyal hakları güvence altına alarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile insan hak ve özgürlüklerine sağlanan güvenceyi desteklemiştir.
Avrupa Sosyal Şartı’nın denetim organı Avrupa Sosyal Haklar Komitesi’dir. 
Avrupa Sosyal Şartı’nın metnine ulaşmak için tıklayınız.
 

AVRUPA SOSYAL ŞARTI'NA EK PROTOKOL
Protokol, 5 Mayıs 1988 tarihinde imzaya açılmış ve 4 Eylül 1992 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 
Türkiye, Protokol’ü 5 Mayıs 1988 tarihinde imzalamıştır; fakat henüz Protokol'e taraf değildir.
Ek Protokol ile Avrupa Sosyal Şartı’na, cinsiyete dayalı ayrımcılık yapılmaksızın fırsat eşitliği ve eşit muamele görme hakkı, işçilerin işletmede bilgilendirilme ve kendilerine danışılma hakkı, işçilerin çalışma koşulları ve çalışma ortamının belirlenmesinde ve geliştirilmesinde yer alma hakları ve yaşlıların sosyal korunma hakları eklenmiştir. 
Avrupa Sosyal Şartı'na Ek Protokol’ün İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

AVRUPA SOSYAL ŞARTI'NA DEĞİŞİKLİK GETİREN PROTOKOL
Avrupa Sosyal Şartına Değişiklik Getiren Protokol ile Avrupa Sosyal Şartı’nın 23. , 24. , 25. , 27. , 28. ve 29. maddelerinin değiştirilmesi amaçlanmaktadır.Taraf devlet raporlarının incelenmesi usulüne ilişkin değişiklikler öngören bu Protokol, 21 Ekim 1991 tarihinde imzaya açılmış; fakat henüz yürürlüğe girmediği için söz konusu değişiklikler yürürlük kazanmamıştır.
Türkiye, Protokol’ü 6 Ekim 2004 tarihinde imzalamıştır.Türkiye’nin onay belgeleri 10 Haziran 2009 tarihinde Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği’ne tevdi edilmiştir.
Avrupa Sosyal Şartına Değişiklik Getiren Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.
AVRUPA SOSYAL ŞARTI'NA EK TOPLU ŞİKÂYET SİSTEMİ ÖNGÖREN PROTOKOL
Protokol 9 Kasım 1995 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Temmuz 1998 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 
Türkiye Protokol’e taraf olmak için herhangi bir işlem yapmamıştır.
Protokol’de Avrupa Sosyal Şartı’na ilişkin toplu şikâyet usulüne yer verilmiştir.

Avrupa Sosyal Şartı'na Ek Toplu Şikâyet Sistemi Öngören Protokol’ün İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.


GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ AVRUPA SOSYAL ŞARTI
Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı, 3 Mayıs 1996 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Temmuz 1999 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nı 6 Ekim 2004 tarihinde imzalamıştır.Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı, Türkiye bakımından 1 Ağustos 2007 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nın II. Bölümünün 1. , 2/1-2 ve 2/4-7. , 3. , 4/2-5. , 7. ve 31. maddelerini kabul ettiğini beyan etmiştir.
Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı, Avrupa Sosyal Şartı’nda ve Avrupa Sosyal Şartına Değişiklik Getiren Protokol’de yer alan hakları geliştirmekle birlikte bir takım yeni haklara yer vermektedir. Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı, 1961 tarihli Avrupa Sosyal Şartı'nı ortadan kaldırmamıştır. 
Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı Bölüm V Madde E’de  Ayrımcılık yasağı başlıklı ’’ Bu Şartla yer alan haklardan yararlanma ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi ya da başka görüşler, ulusal ya da sosyal köken, sağlık, ulusal bir azınlığa mensubiyet, doğum ya da başka statüler gibi nedenlere dayanan hiç bir ayrımcılığa tâbi olmaksızın sağlanacaktır.’’ İbarede belirtildiği gibi Şartın uygulanmasında ayrımcılık yasağı güvence altına alınmıştır.
Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nın metnine ulaşmak için tıklayınız.

İŞKENCENİN VE GAYRİİNSANİ YA DA KÜÇÜLTÜCÜ CEZA VEYA MUAMELENİN ÖNLENMESİNE DAİR AVRUPA SÖZLEŞMESİ

Sözleşme, 26 Kasım 1987 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Şubat 1989 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, Sözleşme’yi 11 Ocak 1988 tarihinde imzalamıştır. 25 Şubat 1988 tarih ve 3411 sayılı Onaya Uygun Bulma Kanunu 26 Şubat 1988 tarih ve 19737 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.Sözleşme, Türkiye bakımından 1 Şubat 1989 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 3. maddesinde yer alan kötü muamele yasağını güçlendirmeyi amaçlamaktadır. 3. maddenin ancak mağduriyetin ortaya çıkmasından sonra işletilebilmesi karşısında, bu Sözleşme'nin amacı bu tür mağduriyetlerin ortaya çıkmasını önlemektir. Bu amaç doğrultusunda, Sözleşme'nin 1. maddesi ile Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi kurulması öngörülmektedir. Komitenin , ziyaretler yapmak suretiyle, hürriyetinden yoksun bırakılan kişilere yapılan muameleyi, gerekli ise bu gibi kişilerin işkence ve gayriinsanî ya da küçültücü ceza veya muameleden korunmalarının kuvvetlendirilmesi amaçlanmaktadır.
İşkencenin ve Gayriinsani ya da Küçültücü Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi’nin metnine ulaşmak için tıklayınız.

 

İŞKENCENİN VE GAYRİİNSANİ YA DA KÜÇÜLTÜCÜ CEZA VEYA MUAMELENİN ÖNLENMESİNE DAİR AVRUPA SÖZLEŞMESİ’NE EK 1 NUMARALI PROTOKOL
Protokol Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi'nin işleyişine ilişkin değişiklikler getirmeyi öngörmüş ve İşkencenin ve Gayriinsani ya da Küçültücü Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi’nin 5. , 12. , 18. , 19. , 20. ve 23. maddelerini değiştirmektedir.
Türkiye, Protokol’ü 10 Mayıs 1995 tarihinde imzalamıştır.Türkiye açısından Protokol 1 Mart 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
İşkencenin ve Gayriinsani ya da Küçültücü Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi’ne Ek 1 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.
 

İŞKENCENİN VE GAYRİİNSANİ YA DA KÜÇÜLTÜCÜ CEZA VEYA MUAMELENİN ÖNLENMESİNE DAİR AVRUPA SÖZLEŞMESİ’NE EK 2 NUMARALI PROTOKOL
Protokol Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi'nin üyelerinin seçimine ilişkin değişiklik getirmiştir. 
Türkiye, Protokol’ü 10 Mayıs 1995 tarihinde imzalamıştır.Protokol, Türkiye bakımından 1 Mart 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 
İşkencenin ve Gayriinsani ya da Küçültücü Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi’ne Ek 2 Numaralı Protokol’ün metnine ulaşmak için tıklayınız.

GÖÇMEN İŞÇİLERİN HUKUKİ STATÜSÜ AVRUPA SÖZLEŞMESİ

Türkiye, Sözleşmeyi 24 Kasım 1977 tarihinde imzalamıştır.Sözleşme, Türkiye bakımından 1 Mayıs 1983 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşmede ‘göçmen işçi’tanımı yapılmış ve göçmen işçilerin hukuki statülerinin tüm yaşama ve çalışma koşulları ile ilgili her hususta işçi alan ülkelerin vatandaşlarının tabi tutulduklan statü düzeyinden daha düşük düzeyde olmayacak şekilde düzenlenmesinin sağlanması gereğini dikkate alınarak göçmen işçilerin çalışma ve ikamet koşullarıyla, sosyal güvenlik ve eğitim gibi hakları düzenlenmiştir.
Göçmen İşçilerin Hukuki Statüsü Avrupa Sözleşmesi’nin metnine ulaşmak için tıklayınız.

BÖLGESEL YA DA AZINLIK DİLLERİ AVRUPA ŞARTI

Sözleşme 5 Kasım 1992 tarihinde imzaya açılmış ve 1 Mart 1998 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye Sözleşme'ye taraf olunması yönünde herhangi bir işlem yapmamıştır.
Sözleşme ile Bölgesel diller ile azınlık dillerinin eğitimde, yargı makamları önünde, idareyle ilişkilerde ve kamu hizmetlerinin alımında, medyada ve hayatın çeşitli alanlarında kullanılması, öğretilmesi ve geliştirilmesi hakkını güvence altına alınmıştır.
Bölgesel ya da Azınlık Dilleri Avrupa Şartı'nın denetim organı, Bölgesel ya da Azınlık Dilleri Komitesi'dir.
Bölgesel ya da Azınlık Dilleri Avrupa Şartı’nın İngilizce metnine ulaşmak için tıklayınız.

KADINLARA YÖNELİK ŞİDDET VE EV İÇİ ŞİDDETİN ÖNLENMESİ VE BUNLARLA MÜCADELEYE İLİŞKİN AVRUPA KONSEYİ SÖZLEŞMESİ (İSTANBUL SÖZLEŞMESİ)

Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi( İstanbul Sözleşmesi), 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul'da imzaya açılmış ve 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Sözleşme, Avrupa Konseyi üyesi ülkelerin, Avrupa Konsey üyesi olmayıp Sözleşme’nin hazırlanmasına katılan ülkelerin (Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Kanada, Meksika, Vatikan) ve Avrupa Birliği’nin imzasına açıktır. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi oyçokluğuyla ve Bakanlar Komitesi'ne katılmaya yetkili taraf temsilcilerinin oybirliğiyle, Avrupa Konseyi üyesi olmayan ve Sözleşme’nin hazırlanmasına katılmamış olan herhangi bir devleti Sözleşme'ye katılmaya davet edebilir.
Türkiye, Sözleşme'yi 11 Mayıs 2011 tarihinde çekince koymaksızın imzalamıştır. Sözleşme, Türkiye bakımından 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşme'nin amacı; kadınları ve kız çocuklarını aile içi şiddet, cinsel şiddet, zorla evlendirme,kadın sünetti,namus adı altında işlenen cinayet gibi  her türlü şiddetten korumak, kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve ortadan kaldırmak, kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak ve kadınların güçlendirilmesi yolu dahil kadınlar ve erkekler arasındaki temel eşitliği teşvik etmek, kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddet mağdurlarının korunması ve bu mağdurlara yardım edilmesi için kapsamlı bir çerçeve, politikalar ve tedbirler geliştirmek, kadınlara yönelik şiddeti ve ev içi şiddeti ortadan kaldırmak amacıyla uluslararası işbirliğini teşvik etmek ve bütüncül bir yaklaşım benimsemek amacıyla etkili işbirliği sağlamak için kuruluşlara ve kolluk kuvvetlerine destek ve yardım sağlamaktır. İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddet konusunda Avrupa’daki ilk ve tek bağlayıcı hukuki metindir. Ev içi şiddet de dahil olmak üzere, kadınları oransız biçimde etkileyen kadınlara yönelik her türlü şiddet biçimini içermektedir. 
İstanbul Sözleşmesi'nin denetim organı, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddete Karşı Eylem Uzman Grubu'dur.
İstanbul Sözleşmesi'nin metnine ulaşmak için tıklayınız.

bottom of page